Bebeğim Mavi ile birlikte evrensel duygular oyunumuzu çok erken dönemlerde aşamalı olarak oynamaya başladık.
0-3 aylık dönemde evrensel duygular oyunumuz için dergilerden kestiğim mutlu, üzgün ve sinirli yüz ifadelerini kapının girişindeki ayakkabılığın üstüne yapıştırdım. 4. ayına kadar buradan çıkarmadım. Ara ara Mavi ile birlikte yüz ifadelerinin önüne gelip mutlu, üzgün, sinirli ifadeler hakkında konuşuyor, Mavi’ye anlatıyordum. Bazen de yüz ifadelerinin önünden Mavi ile birlikte geçerken “merhaba mutlu bebek” ya da “hoşça kal mutlu bebek” deyip el sallayarak dikkatini o yöne çekiyordum.
3-6 aylık dönemde dergilerden kestiğim mutlu, üzgün, sinirli yüz ifadelerini anlatacak şekilde kartonları daire şeklinde kesip içerisine mutlu, üzgün, sinirli yüz ifadeleri çizdim ve üst kısmına dergilerden kestiğim yüz ifadeleri, alt kısmına da çizdiğim yüz ifadelerini astım. Sonrasına bebeğime yüz ifadelerini anlatmaya başladım. ” Bak bebeğim burada mutlu bir bebek var, burada da mutlu bir yüz var. İkisi de mutlu.” Bu sayede hem evrensel duygular oyunumuzu oynuyor hem de ilk eşleştirme örneklerini görmüş oluyorduk. Eminim ki bebeğim o muhteşem beyninde eşleştirmeleri yapıyordu. Okuduğum kitaplardan birinde geçen bir söz ne kadar da doğruydu: ” Bebeklerimizin zekasının yanında Einstein bile geri zekalı kalıyor.” Gerçekten de beynindeki muhteşem nöronları harekete geçirmenin en iyi yolu oyun. Ben de kendimce bebeğim doğduktan sonra elimden gelen bütün çabayı sarf edip oyunlar hazırlamaya ve birlikte eğlenmeye başladık. Oyun annesiydim ben artık:)
6-9 aylık dönemde evrensel duygular oyunumuz için bir önceki aylarda daireler şeklinde kesip kartonlara çizdiğim mutlu, üzgün, sinirli yüz ifadelerini değişik bir şekilde kullandım. Eşimin beyaz renkte eski bir t-shirtünün üzerine bu ifadelerin renk ve şekil açısından da birebir aynısı olacak şekilde boyalı kalemler ile boyadım. Ve baba kız oyununu hazırladım. İlk başlarda eşim işten gelince bu t-shirtü giyiyor ve “bak bebeğim mutlu bebek buradaaa” diyerek oynuyorlardı evrensel duygular oyunumuzu. İlerleyen zamanlarda ifadelerin olduğu kartonları da oyunumuza dahil ettik. “Haydi Mavi, mutlu bebekler nerede, aaa ikisi de buradaymış, hem de birbirinin aynısıymış” diyerek bebeğimize ikisinin aynı olduğunu eğlenerek anlatmaya ve üst üste getirerek eşleştirmeye çalışıyorduk.
9. ay bitimine doğru ise bebeğim rahatlıkla eşleştirebiliyor ve ” mutlu yüz nerede tatlım” diye sorduğumuzda o minik, harika parmakları ile gösteriyordu. Bebeğimizin oyunlarımıza eşlik ediyor olması ise bizim için tarif edilemez bir duyguydu.
Seni seviyoruz bebeğim…